Çok uzun süre kullanmasam da hakkında fikir sahibi
olabildiğim bir araç olan Mazda 3 dizel Touring araçla ilgili izlenimlerimi
sizlerle paylaşmak istiyorum.
Araç 2012 model, makyajlı kasa idi. Aracın makyaj adına görsel
anlamda yapılan çok fazla da bir değişikliği yoktu. En önemli değişiklik motor
gücü ve torkunda olan değişiklik. Daha önceleri 109 beygir güç üreten ünite
makyajlı kasalarda 115 beygir ve 1750-2500 d/d arası 270Nm tork üretiyor.
Motor:
Yukarıda değerlerini verdiğim 1.6 litrelik ünite PSA
çıkışlı. Citroen, Peugeot, Volvo ve Ford araçlarda da kullanılan değişken turbo
geometrili, intercooler’lı bir ünite.
Ancak motor gücü markaya göre farklılıklar göstermekte. Bu ünitenin gücü tekerleklere 6 ileri vites
ile iletilmekte. Birinci vites çok büyük dişli oranına sahip olduğundan hemen
ikinci vitesi isteyen araç ilk iki viteste olan bu oranlar yüzünden bence
potansiyelinin daha altında hızlanma değerlerine sahip oluyor. Diğer yanda
oldukça dik yokuşları bile 2. viteste rölanti ile (yani gaza dokunmaksızın)
tırmanmanız mümkün.
Ekonomi:
Araç dizel olduğu için mi yoksa PSA çıkışlı bir motora sahip
olduğu için mi bilinmez fabrika tüketim değerlerini tutturamıyor. Evet değerler
ulaşılmaz değil. Ama nedense benzinli araçlarımda ulaştığım fabrika verisi
karışık kullanım değerleri aynı güzergah ve kullanım tarzında hep şehir içi
fabrika verileri ile örtüşüyor. Bu daha önceki dizel araçlarımda da başıma
gelen bir durum. Ayrıca yol bilgisayarı yine diğer dizel araçlarım gibi hatalı
ölçüm yapıyor. Her defasında kendim başında bekleyip taşana kadar doldurtmama
rağmen tüketim değerleri hatalı. Tek farkla araç yol bilgisayarının size
söylediğinden daha az yakıyor. Garip ama böyle. Mesela Astra 1.3 dizel aracım
her seferinde 0.3 hatalı (az söylüyor) ölçerken Mazda bunun tersini yapıyor. Bu
da istasyonda yüzünü güldüren bir ayrıntı.
Değerlere gelirsek normal kullanımımda 5 litre civarı bir
tüketime sahip oldum. Bunda tabi daha önce de dediğim 6 ileri vites olmasının
katkısı büyük. Tork yeterli olduğu için aracı 90 km hızla 6. viteste sürmeniz
ve bu esnada isterseniz hızlanmanız olası. Bu da 1500 devir civarına geliyor ki
aslında maksimum tork devrinin altında oluyorsunuz.
Yol Tutuş:
Araç ford C1 platformunda üretiliyor. Yani Ford Focus araçlarla
platform ortaklığı var. Tabi Mazda sahipleri platform Fordun değil ortak
diyorlar. O konuyu biraz araştırmak lazım. Ford markasını her ne kadar tutmasam
da Focus araçların yol tutuşlarının iyi olduğu bir gerçek. Mazda 3’de de arka
süspansiyon grubu bağımsız yapıda. Bu da yol tutuşa olumlu etki yapıyor. Ancak
16’’ jant yerine 17’’ kullanılsaymış çok daha iyi olacağına eminim. Yol tutuş
için Lancer ile karşılaştırma yapmak gerekirse ikisinin de artısının olduğu
yerler var diyebilirim. Lancer arkadan salma eğilimini daha fazla gösterse de
esp devreye girmeden de yolunu bulabiliyordu. Mazda 3 ise belki de esp’nin
programından kaynaklı daha hızlı esp devreye sokma eğiliminde. Tabi bu aracın o
aşamadan sonra izini kaybedeceğini göstermez.
Bir de önden çekişli ve yüksek torka sahip bir araç olduğu
için dizel motor ne kadar ağır olursa olsun patinaja düşme eğilimi mevcut.
Özellikle gaza yüklenerek yapılan sollamalarda aracın davranışı biraz insana
garip hissettirebiliyor ki bence bazı firmaların ön tekerlekler için de
kaydırmalı diferansiyel kullanılmaya başlanmasını mantıklı görüyorum. Tabi
benim böyle hissetmeme 4 çeker ve güçlü bir araçtan iki çeker ama yüksek torklu
bir araca geçmiş olmam da neden oluyor olabilir.
Araçla birlikte gelen Toyo lastikleri de ben kendi adıma
başarılı buldum. Oldukça yağmurlu havada ani frenleme yaparak birkaç defa test
ettiğim lastikler doğal olarak abs’yi devreye soktular ama daha önce Lancer
araçlarımda yaşadığım abs devreye girse bile zıplayarak kayma gibi bir durum
olmadı.
Konfor:
Motor dizel olduğu göz önüne alınırsa oldukça sessiz bir
motor denilebilir. En azından segmenti ve Japon olduğu düşünülürse. Amortisörlerin
sesleri içeri fazla girmiyor. Araç üzerindeki lastiklerin sesi orta düzey
denilebilir. Ne iyi ne kötü. Yüksek hızlarda rüzgar sesini içeri alan araçta
yine Lancer aracımdaki kadar ses olmuyordu.
Aracın ön göğüs kısmında üst taraflarda (ki bu Passat araçta
bile böyle) yumuşak dokulu plastik kullanılmış. Bu da göğüsten gelen sesleri
kesmiş. Arnavut kaldırımda bile giderken öyle aman aman bir tıkırtı yapmıyor.
Daha tok sesler çıkarıyor.
Koltukların döşemeleri de destekleri de yeterli. Ne çok sert
ne çok yumuşak. Sürücü tarafında ayarlı
bel desteğinin olması da bence güzel. Vites topuzunun konumu bana biraz değişik
geldi sadece. Biraz alışma istiyor. Kol dayama ileri geri hareket etmediği için
kol dayamadan çok eşya gözü olma özelliğine sahip ama şu da var ki Lancer’ınki kadar
da geride değil. Dirseğinizi dayarken tüm vitesleri değiştirebilmeniz mümkün.
Aynaların ufak olması Lancer ve Subaru araçlardan sonra
biraz alışmamı zorlaştırsa da görüşle ilgili bir sıkıntı yok denilebilir.
Bizimki biraz rahata alışmak. Ayrıca bu araçların bir üst donanımından itibaren
RVM adı verilen kör nokta algılama sistemlerinin olduğunu da belirtmek lazım.
Her iki aynadan da kör noktanıza bir araç geldiğinde bir ikaz ışığı yakan ve
eğer o yöne sinyal verdiyseniz sizi uyaran bir sistem bu.
Direksiyondan kontrollü ses sistemi oldukça kullanışlı.
Sadece mp3 cd’si çalarken klasörler arasında gezinmek biraz garip. Tam nerede
olduğunuzu anlayamıyorsunuz. 6 Hoparlörlü müzik sistemi de çok kötü değil. Ama
bu konularda benim uzman olduğum da söylenemez. Müzik sisteminin kol dayama
içerisinde ayrıca aux girişi de bulunmakta. Bir de hoşluk olsun diye konulmuş
ses arttırma vs gibi durumlarda müzik sistemi üzerindeki tuşların ışığı yanıp
sönmekte. Aynı durum klima düğmeleri için de geçerli.
Aracın anteninin de arka cama entegre olduğunu belirtmeden
geçemeyeceğim.
Bir ayrıntı kol dayama içindeki aux girişinden ve 12V
çakmaklık girişinden dışarı çıkacak kablolar düşünülerek kol dayama kapandığı
zaman iki yanda bir kalem çapında boşluklar yapılmış ki kablolar ezilmesin ya
da kapağın kapanmasına mani olmasın. Bu şu ana kadar kullandığım araçlarda
düşünülmemiş bir ayrıntıydı.
Sadece sürücü tarafı tek dokunuş ve de sıkışma önleme
özelliğine sahip camların düğmelerinin konumu biraz alışma istiyor.
Aracın yol bilgisayarı, odometre ve müzik sistemleri
ekranları ayrı ayrı. Odometre alışılmış yerinde kadranın ortasındayken, diğer
iki ekran farklı tonlara ve büyüklüklere sahip olmalarına rağmen orta konsolun
üzerinde yan yana duruyorlar. Bu iki ekranın yan yana görüntüsü benim açıkçası
çok hoşuma gitmedi. Yol bilgisayarı ışığı gece ve gündüz modları için ayrı
olabildiği gibi gündüz far yakanlar da düşünülerek ışık ayar çubuğunu çevirmek
yerine üzerine basarak gündüz ayarında kullanmak mümkün. Bu özellik Lancer aracımda
yoktu mesela. Ve gündüz ışık yaktıysanız ekranı görmede sorun
yaşayabiliyordunuz.
Yol bilgisayarından anlık, ortalama yakıt tüketimlerine
vekalan km verilene ulaşmanız mümkün. Ancak anlık ile ortalama Lancer araçtaki
gibi kombine olsa daha iyi olurdu. Araç bakım aralığı, teker rotasyonu, radyo
listesi ya da şarkı listesi gibi bilgilerde direksiyon üzerine konulmuş tuş ile
yine bu ekranda görüntülenebiliyor. Havalandırma ve müzik sistemi bilgileri
ayrınca kendi ekranlarında görüntülenmekte. Ayrıca bilgi ekranından araca hız
uyarısı da ekleyebiliyorsunuz. Böylece belirtilen hız ulaştığınız da sizi ses
ve ışıklı bir sinyal ile uyarıyor.
Torpido gözü yeterli büyüklüğe ve de ışıklandırmaya sahip.
Çift bölgeli otomatik klimayı aman aman deneme şansım
olmadı. Ancak kullanışlı bir yapısı vardı.
Kendiliğinden kararan dikiz aynası kullanışlı ancak yan
aynalar da (en azında sürücü tarafı) da beraberinde kararsa fena olmazdı. Tabi
bu segment için söylediğim biraz fazla bir beklenti sanırım. Kararan dikiz
aynasını üzerindeki düğmeden iptal etmeniz mümkün. Ayna ile ilgili tek
sevmediğim şey aynaya ulaşan elektrik kablosunun kabak gibi ortada bulunuyor
olması.
Araçta bagaj yerli. Bagaj zeminini kaplayan malzeme de sedan
Lancer araçlardaki kadar uyduruk.
Mercekli farklar xenon olmamasına rağmen fena değil.
Mercekli oluşları sebebiyle ışığı güzel odaklıyorlar.
Araçla ilgili bir hoşuma giden ayrıntı da sonradan Cruise
Control takılabilmesi. Aslında biraz uyanıkça bir durum zira aslında bu sistem
araca yüklü sadece düğmeleri yok. Uygun bir ücretle orijinal olarak
direksiyonun altına eklenen biraz kocaman denilecek düğmelerle bu işi çözüyorlar.
Ama asıl hoşuma giden araç yokuş aşağı giderken ve CC açıkken aracın cut-off
yapabilmesi. Daha önceki araçlarımda yokuş aşağı CC açıkken hızınız CC’de
ayarlanandan fazla bile olsa az bir tüketim değeri görüntüleniyorken bu araçta
böyle bir durum yok.
Aracın donanımı daha önce de dediğim gibi Touring. Dizel
versiyonlar için orta donanım olan bu donanımın üzerine Impressive donanımı
mevcut. Impressive donanımı ile RVM (kör nokta algılama) sistemi, ısıtmalı ön
koltukları, ısıtmalı ön cam (ön cam komple gizli rezistansa sahip) yıkamalı ve
otomatik yükseklik ayarlı xenon farlar ilk aklan gelen farklar. Jant vs gibi
dış göünümde ve müzik sisteminde bir faklılık yok. Benzinli Impressive
donanımlarda sunroof mevcut iken yine benzinlilerde Impressive donanımın da
üzerinde bulunan Mirai versiyonu mevcut. Anahtarsız giriş ve çalıştırma, deri
döşeme gibi artıları mevcut bu donanımın.
Servis ve hizmetler:
Markanın ülkemizde yaşadığı sorunlardan dolayı servis sayısı
kısıtlı. Bunun yanında aracın 10.000 km veya 6 ayda bir bakıma giriyor olması
da kullanıcı için can sıkıcı bir durum. Tamam dizel kullanan birisi 6 ayda 10
bin km yapabilir ama herkese uyan bir durum değil bu. Parça ve bakım fiyatları
ise normal.
Son söz:
Araç dış dizayn olarak kendine has olsa da Japon araçlarını
seven birisi olarak rx-8, mx-5 gibi araçlara imza atmış bir firmadan Ford
ortaklığı platform ve PSA çıkışlı motora sahip bir araca binmek beni çok özel
hissettirmedi. Azıcık toplama gibi olduğu için de aracım tam bir karakter
sergilediği söylenemez. İç mekan kullanışlı ve geniş olsa da ferah değil, yol
bilgisayarı ve diğer ekranlar iğreti duruyor, mavi tonlu iç ışıklandırma da
kalite hissini törpülüyor. Açıkçası
dizaynı için hasta olmuyorsanız ya da sadece biraz farklı olayım demiyorsanız
muadili olan az yakan iyi kaçan başka alternatifleri mevcut olan bir araba.